Animasyon, parçalanmış aileleri sever. Mükemmel bir hikaye motorudurlar: Kontrol edemediği bir gerçeklikle yüzleşen bir çocuk, sihirli bir dünyaya dalar ve orada, şanslıysa, durumu düzeltebilir.
Bu klasik bir haritadır. Ama net olalım; Netflix’in yeni animasyon filmi Ancak Rüyada Olur, bu haritayı kullansa da, çok daha karmaşık ve psikolojik olarak zeki bir hedefe doğru ilerliyor gibi görünüyor.
Aslında hikaye sihirle başlamıyor. Anksiyete ile başlıyor.
Mükemmel Onarım: Sınırda Bir Aile
Hikayenin merkezinde, ailesinin temelindeki çatlakları fark etmeye başlayan Stevie (Jolie Hoang-Rappaport tarafından seslendiriliyor) adında küçük bir kız var. Simu Liu ve Cristin Milioti’nin canlandırdığı ebeveynleri mesafelidir. Mali kaygılar ve onları ayırabilecek bir iş değişikliğinin uğursuz ihtimaliyle körüklenen gerginlik elle tutulur düzeydedir. Stevie, anlaşılır bir şekilde, ayrılmanın eşiğinde olmalarından korkar.
Ancak Stevie pasif bir gözlemci değil. Filmin arkasındaki stüdyo onu bir anahtar kelimeyle tanımlıyor: “Tamirci” (Fixer). O, “ailesini kurtarma görevindeki bir kız”. Bu sadece bir karakter tanımı değil; bu bir teşhis. Stevie, ailenin “düzeltilebilecek” bir proje olduğuna ve kendisinin de bu onarımdan sorumlu mühendis olduğuna inanan bir mükemmeliyetçidir.
Bu karakterizasyon, filmin tematik kalbine açılan kapıdır. Yönetmen ve yazar Alex Woo, filmin kendisinin bir aynası olduğunu itiraf ediyor. “Ben çok tipik bir ağabeyim,” diye açıklıyor ve kendini “o sinir bozucu A-tipi adam” olarak tanımlıyor. Filmin büyük ölçüde, kendi kişiliğinin “bu kısmını” ve “mükemmeliyetçi kontrol arzusunu” “işleme” biçimi olduğunu kabul ediyor.
Bu nedenle, filmi tanımlayan arayış sadece bir fantezi değil. Bu, Stevie’nin A-tipi kişiliğinin bir tezahürüdür. Amacı sadece mutluluk değil, mükemmelliktir: “mükemmel ailenin” restorasyonu.
Kaçış Planı: Bir Kum Adam ve Alaycı Bir Zürafa
Göreviniz bozuk bir gerçekliği onarmaksa, bir plana ihtiyacınız vardır. Stevie ve küçük erkek kardeşi Elliot’ın (Elias Janssen) planı kesinlikle bu dünyadan değil. Kardeşler, “rüya dünyasına” sihirli bir şekilde seyahat edebildiklerini keşfederler. Hedefleri, efsaneye göre onlara “dileklerini verebilecek” bir varlık olan Kum Adam (Omid Djalili tarafından seslendiriliyor) olarak bilinen mitik bir figürdür.
Ancak Stevie’nin mükemmellik görevi, mükemmel olmaktan çok uzak olan ekibi tarafından hemen tehlikeye atılır. Bu yolculuğa tek başına çıkamaz; “sinir bozucu” ve “kaygısız” küçük kardeşi Elliot’a bağlıdır. Ve bu da yetmezmiş gibi, onlara üçüncü bir arkadaş katılır: Baloney Tony.
Craig Robinson tarafından seslendirilen Baloney Tony, Elliot’ın “alaycı pelüş zürafasıdır” ve rüya dünyasında hayata döner. Stüdyonun kendisi onu bir “korkak” olarak tanımlar. Adı her şeyi anlatıyor: “Baloney” (Türkçe “saçmalık” veya “palavra” anlamına gelir), kendi görevlerinin saçmalığı üzerine yürüyen bir yorumdur.
Bu ekip dinamiği temeldir. Kontrol delisi (Stevie), iki kaos ajanına güvenmek zorunda kalır: özgür ruhlu kardeşi ve alaycı, korkak bir pelüş hayvan. Sahne sadece macera için değil, aynı zamanda Stevie’nin kontrol ihtiyacının çöküşü için de mükemmel bir şekilde hazırlanmıştır.
Bilinçaltına Hoş Geldiniz: Gerçek Korkulardan Bir Dünya İnşa Etmek
Bu görevin geçtiği yer “absürt bir manzara” ve “sürreal bir rüya dünyasıdır”. Kardeşlerin “Kahvaltı Kasabası” (Breakfast Town) gibi yerlerde gezinmesi ve “zombi kahvaltılık yiyecekler” gibi tehditlerle savaşması gereken bir yerdir. Ana düşman, korkularının somutlaşmış halidir: “Kabuslar Kraliçesi”, Nightmara (Gia Carides tarafından seslendiriliyor) adlı bir varlık.
İlk bakışta, bu animasyonun standart tuhaf fantezisi gibi görünüyor. Ancak yaratıcıların çok spesifik ve açıklayıcı bir tasarım kuralı vardı. “Yaşadıkları neredeyse her rüya gerçek dünyada bir yere kuruludur ve bu gerçekten kasıtlıydı,” diye açıkladı ekip. Bu dünyayı inşa etmek için hikaye ekibi kendi “tekrarlayan rüyalarını”, “en korkunçlarını” ve “en iyilerini” topladı.
Bu tasarım ilkesi her şeyi değiştirir. Rüya dünyası gerçeklikten bir kaçış değildir; onun çarpıtılmış bir yansımasıdır.
“Kahvaltı Kasabası”nı ve “zombi kahvaltılık yiyeceklerini” düşünün. Ebeveynlerinin gerginliğini hisseden bir çocuk için bu kaygı en çok nerede hissedilir? Aile kahvaltı masasında. Bir zamanlar güvenli olan o sabah ritüeli, şimdi sessiz bir gerilimle yüklüdür. Bu nedenle, “Kahvaltı Kasabası” rastgele, fantastik bir video oyunu seviyesi değildir. Çok büyük olasılıkla mutfak masasının psikolojik tezahürüdür ve canlanan yiyecekler “eğlenceli” değildir; o aile ortamının canavara dönüşmüş kaygısıdır.
Manzara, karakterlerin psikolojisinin ta kendisidir. Nightmara sadece yenilmesi gereken bir kötü karakter değildir; onların en derin korkularının kişileştirilmiş halidir: ailelerinin dağılması.
Filmin DNA’sı: Kuku Ekibi ve Pixar’ın Hayaleti
Ancak Rüyada Olur‘un ne yapmaya çalıştığını gerçekten anlamak için, onu kimin ve neden yaptığınına bakmak gerekir. Filmin yönetmeni Alex Woo, yardımcı yönetmeni ise Erik Benson; ikisi de senaryoyu birlikte yazdı.
Onlar acemi değiller. Dünyanın en başarılı hikaye anlatımı ortamında yetişmiş seçkin bir yetenek grubu olan “Pixar diasporasının” bir parçasıdırlar. Alex Woo, Ratatuy, VOL·İ, Kayıp Balık Dori ve İnanılmaz Aile 2 gibi klasiklerde hikaye sanatçısıydı. Erik Benson da benzer bir kariyere sahip; İyi Bir Dinozor‘un hikayesi üzerinde çalıştı ve Oyuncak Hikayesi 3‘e katkıda bulundu.
Ancak Rüyada Olur, Woo’nun animasyon devinden ayrıldıktan sonra diğer eski Pixar çalışanları (Stanley Moore ve Tim Hahn) ile birlikte kurduğu şirket olan Kuku Studios’un ilk uzun metrajlı filmidir.
Bu profesyonel bağlam, film için mükemmel bir tematik aynadır. Woo, filmin merkezi bir sorudan doğduğunu söyledi: “Hayalleriniz ille de gerçekleşmediğinde ne yaparsınız?”. Bu, “belirsizliğin ve bilinmezin ortasında [ileriye doğru] bir yol bulmakla” ilgili bir sorudur.
Paralelliği görmek kolaydır. Film yapımcıları, kendi stüdyolarının belirsiz hayalini takip etmek için Pixar’ın “mükemmelliğini” ve güvenliğini terk ettiler. Stevie’nin kusurlu bir aileyi kabul etme yolculuğu, yaratıcısının “mükemmel” bir stüdyodan ayrılıp yeni bir şey inşa etme yolculuğunu yansıtır.
Pixar geçmişi teknik beceriyi sağlıyorsa, Woo’nun kişisel ilhamı da kalbi sağlıyor. Film, özünde, kendi kardeş ilişkisinin bir keşfidir. Woo, “A-tipi” olan Stevie ile özdeşleşiyor. Gerçek hayattaki kardeşinin ise Elliot olduğunu itiraf ediyor: “Kardeşim her zaman daha az sorumlu olanıydı… her zaman şaka yapar ve hiçbir şeyi o kadar ciddiye almazdı”.
Bu açıklama tüm konuyu yeniden bağlamsallaştırıyor. Belirtilen hedef (Kum Adam’ı bulmak, evliliği kurtarmak) tematik bir MacGuffin, bir sahte hedeftir. Gerçek hikaye, Stevie’nin Elliot’ı görmeyi öğrenmesiyle ilgilidir. Film, Woo’nun kendi anlayışının bir dramatizasyonudur: Kardeşi “geleneksel yolları seçmemiş” olsa da, sonunda “benim gerçekten kötü olduğum pek çok şeyde onun ne kadar daha iyi olduğunu görmeye başladı”.
Woo’nun ima ettiğine göre, ailenin krizine gerçek çözüm sihir değildir. Anahtar, kardeşler arasındaki bağdır. “Stevie ve Elliot birlikte çalıştıklarında, el ele tutuştuklarında işlerin onlar için yoluna girmeye başladığı fikrini pekiştirmek istedim,” diyor Woo. “İşte o zaman rüyalarının kontrolünü ele alabilirler.”
İşte film burada gerçekten zekileşiyor. Fanteziye karşı dahili bir uyarı taşıyan animasyonlu bir fantezidir. Woo, bu gergin paradoksu kendisi ortaya koyuyor. “Göstermek istedim ki… rüyaların karanlık bir tarafı olabilir,” diye belirtiyor. “Onlara çok fazla odaklanırsanız, tam gözünüzün önündeki gerçekliği kaçırabilirsiniz.”
Bu, filmin entelektüel çekirdeğidir. Stevie, “rüyası” (“mükemmel aile” fikri) tarafından o kadar tüketilmiştir ki, gerçekliği kaçırma tehlikesiyle karşı karşıyadır: hemen yanındaki erkek kardeşiyle olan somut, kusurlu ama gerçek ilişkiyi. Film, bizi canlı, büyülü bir rüya dünyasıyla cezbediyor, sadece bize kaçışın, çok ileri götürüldüğünde bir tuzak olduğunu söylemek için.
Uyanış: Yapım Ekibi ve Tematik Sonuç
Ancak Rüyada Olur, Netflix Animation ve Kuku Studios’un bir yapımı olup, animasyonunu Sony Pictures Imageworks üstleniyor. Yapımcılığını Tim Hahn ve Gregg Taylor’ın üstlendiği ve seslendirme kadrosunda Jolie Hoang-Rappaport, Elias Janssen, Craig Robinson, Simu Liu ve Cristin Milioti’nin yer aldığı film, bir aile macerası olarak sunuluyor.
Ancak, tüm proje tam da bu önermeyi baltalamak için tasarlanmış gibi görünüyor.
Çok gerçek bir soruna sihirli bir çözüm bulma görevindeki bir kızla başlıyor. Ancak kanıtlar, filmin gerçekliğinizi değiştirmekle ilgili olmadığını gösteriyor. Onun içinde kurtarılmaya değer olanı bulmakla ilgilidir.
Rüya dünyasına yolculuk, dilekleri yerine getiren bir Kum Adam bulmak için değil; kabusun üstesinden gelmenizi sağlayabilecek tek şey olan bir kardeşle kurulan dağınık, kusurlu, insani bağı bulmak içindir.
Ancak Rüyada Olur, 14 Kasım’da Netflix‘te gösterime giriyor.

